Rapozof Röportajı

Edirne'den Çorlu'ya ve oradan da Kadıköy'e uzanan bir geçmişin var. Edirne'de ki ve Çorlu'da ki müzik yaşantından bahseder misin?

Rap yapmaya doğduğum yer olan Edirne’de başladım (1999). İlk yıllar da yalnızdım, çevremde bu tür müziği üreten yoktu. Bende elimdeki imkanlar ile ürettiğim ilk demolarımı bir albüme toparlayıp Çek Kılıcını ismini verdim ve ilk EP’imi 2000 yılında limited edition şeklinde çevreme dağıttım. İlerleyen zamanlarda AdrianaPolis grubu ile tanıştım ve gruba dahil oldum. Birlikte çok güzel günlerimiz oldu, Trakya’nın her yerinde konsere çıktık, 2002 yılında Raphane isimli albümü underground’tan sunduk. 2003 yılında Benim Çorlu’ya taşınmam gruptan kopmama neden oldu. Aynı yıl içerisinde bir süre de Pit10 ile çalıştık, bazı nedenlerden dolayı ayrıldım ve yalnız çalışma kararı aldım. 2003 yılında yaptığım parçalara birkaç düzenleme yaptıktan sonra 2004 yılında “Sözlerin İzleri” albümümü çıkardım. Çorlu’ya geldiğimde partiler oluyordu ama herkes dans ediyordu, tek sahneye çıkan bendim, böylelikle bu işi yapmak isteyen, yetenekli isimlerle tanıştım ve elimden geldiğince yardımcı oldum, bildiklerimi paylaştım ve Çorlu’da böylelikle rap yapanlar oldu ve hala yapılıyor da. Çorlu’nun İstanbul’ a yakın olması, Kadıköy’deki arkadaşlıklarımın temellerini o zamanlar da atmıştı. Kadıköy’e merhaba demem 2005 yılında Marmara üniversitesi’ni kazanmam ile oldu. O esnada “Cevap Anahtarı” isimli albümümü çıkarmıştım ve hemen ardından Sansar ile birlikte Kontrol Kalemi’ni yaptık. Sonra Sobelendin, Dinleniyorum, 3ün1i derken Adıma Saygı Duy. Kısaca böyle gelişti müzik yaşantım. Çok konserlerde, partilerde sahneye çıktım, toplama albümler, featuringler, beatler vs. üretiyorum, raple yaşıyorum, rap güzel.

Ardından Kadıköy'e geldin ve Merdiven'e katıldın? Merdiven'le olan bu birliktelik nasıl gerçekleşti?

İstanbul’da ikamet etmeden önce sürekli gelip gidiyordum ve benim Kadıköy’de 2 tane çok eski arkadaşım var, biri Sansar biri de Narkoz. Gel zaman, git zaman aramızdaki bağ böyle kuvvetlendi ve benim Kadıköy’e taşınmam ile birlikte, bütün Merdiven tayfası beni yıllardır birlikteymişiz gibi gördüler. Hepsi bir tane, hepsi kardeşim, biz bir aileyiz. Kadıköy’de kardeşlik baki, bir mevzu olursa hepimizdir faili

Merdiven adı altında tasarlamayı düşündüğünüz projeler nelerdir?

Bizim Merdiven olarak, uzun zamandır complitation planımız var, Allah izin verirse yakın da onun kayıtlarına başlayacağız. Güzel bir albüm olacak

"Son zamanlarda rap Kadıköy'de doğdu" diye bir söz dolaşıyor ortalıkta. Bu sözün söylenmesi ne kadar doğru, sence Kadıköy'ün rapte ki konumu nedir?

Bu soruya objektif bakınca, şuan Kadıköy’ün yaptığı işler zaten ortada. İstanbul ‘da rap üreten en eski isimler Asya kıtasında, yani bi bakıma Kadıköy ‘de diyebiliriz. Şu zamanlarda rap’e başlayan isimlerin birçoğu yaptıkları demolar da Kadıköy’ü telaffuz ediyorlar, burada yaşamasalar bile. Dışardan bakınca rap’e gerçekten gönül veren Kadıköy’lü isimlerin hep birlikte olduğunu ve bu ortama gerçekten saygı duyulduğunu görüyoruz. Ben bu işi yıllardır Kadıköy’de yapmıyorum ama burada devam edeceğim kesin. Gerçekten burada rap’ten öte kişilik var, saygı var, sevgi var. Kadıköy bu işte.

Kısa süre önce "Adıma Saygı Duy" isimli 9. albümünü yayınladın. Albümün fikir aşamasından elinden çıkana kadar ki sürecini anlatabilir misin?

Genelde albümlerimin fikir aşaması ile yayın aşaması çok kısa bir süre alıyor. Yani biz 3ün1i albümünü hazırlarken daha “Adıma Saygı Duy” için elimde ne bir beat vardı ne de 1 satır söz yazmıştım. Albüme Haziran’da başladım, Temmuz da yayınladım. Oturup bugün albüme başlayacağım demiyorum, 1 track yapıyorum ertesi gün bir daha, birkaç gün sonra yine derken içime sinen track’leri toparlayıp albümü hazırlıyorum.

"Adıma Saygı Duy"un hikayesi nedir, ne anlatmak istedin?

Albüme bakınca anlatmak isteğim ortaya çıkıyor zaten. Bence kimse kimseye akıl vermesin, herkes işine baksın. Uyumasınlar gözlerini 4 açsınlar, çevrelerinde arızalı rapçiler olabilir. Ben yalnız’ım ve üretiyorum, benim kalemim tükenmez. İsteyen bana küssün, isteyen yazdıklarımı yaksın. Rapozof biliminin bir kurgusu yok o yüzden adıma saygı duysunlar sonra dile getirsinler eleştirilerini. Daima önce saygı.

9 albümlük bir geçmişin var. "Adıma Saygı Duy" diyerek var olan saygını mı ön plana çıkarmak istedin yoksa hala hak ettiğin yerde olmadığını düşünüp albüme böyle bir isim mi koydun?

Allah’a şükür underground’ta hak ettiğim yerde olduğumu düşünüyorum. Benim kimseyle aramda bir problem yok, bu yüzden bana karşı bir saygının daha ön planda olduğunu hissediyorum. Ben underground’ta rap ile yaşarken, çaba sarf ediyorum, yardımlaşmayı sevdiğim için. Beni bilen bilir, burada şimdi şunu yapıyorum falan demeyeceğim. Bana karşı yapılan yorumlar için, tüm dinleyicilerime teşekkür ediyorum. Hak eden herkesin attığı adıma ve adına saygı duyulması gerektiğini düşünüyorum. Benim adıma ısrarla saygı duymayanlar da, adımın ilk 3 harfine saygı duysun yeter.

Underground'a iyi veya kötü 9 albüm hediye ettin, sence bir üst seviyeye geçmenin zamanı geldi mi?

Açıkçası bir üst seviye derken, bandrollü albümümün olmasını ve daha fazla kesime hitap etmeyi isterim. Ama bu seviyede üretim yaparken yine aynı ruhta olmasını istiyorum. Sırf albüm çıkarmak için kendimi değiştirmem. Allah izin verirde her şey güzel giderse ilerleyen zamanlarda bandrollü albüme başlayıp, daha fazla dinleyiciye ulaşmak istiyorum. Ama bu demek değil ki underground’a veda. Bandrollü albüm çıkarıp 1 tane yada milyonlarca satsam bile, underground üretim asla bitmeyecek çünkü ben böyle mutluyum yani. Dinleyenler, takip edenler albüm zamanının geldiğini söylüyorlar. Bakalım, zaman her şeyi gösterecek ama aklımda bazı planlarımda yok değil hani. Zaten habersiz kalmaz kimse; yaptıklarımızı, yapacaklarımızı paylaşıyoruz bir şekilde.

Ultrasonic Records bünyesinde ki isimlerden ve hayata geçirilmesi düşünülen projelerden bahsedebilir misin?

Biz şuan sonuçta yasal bir label değiliz. Underground bir prodüksiyonuz. Allah’a şükür kayıt imkanımız, beat imkanımız var. Bünyemize gelince, albüm coverlarında yada tracklerde Ultrasonic Recordz geçiyorsa, bilin ki oda bizden biridir ve bizde muhakkak bir şeyler üretmiştir. İlla isim gerekiyorsa Merdiven ve Ultrasonic Recordz kardeştir, ayrım yok bizde. Projelere gelince, yakın zamanda 3ün1i, Esin EP, Tales EP gibi albümleri çıkardık, şimdi sırada Ozan, ****n ve Savlet’in solo albümleri ve U.l.a.ş’ın Harf Arası Noktalar albümü var. Allah izin verirse vakit doğrultusunda bir compilation hazırlamayı düşünüyorum ama bu sadece bir düşünce kesin bir şey yok. Bunun dışında arkadaşlarımın albümleri var. Yani boş durmuyorum sürekli bir şeyler üretiliyor Ultrasonic’te.

Ultrasonic bünyesi dışında destek verdiğin isimler var mı?

Evet haliyle oluyor yani. Destek amacıyla underground isimlerden gelen featleri geri çevirmemeye çalışıyorum. Gönül ister ki gerçekten yetenekli isimlerin her biriyle bir şeyler yapayım ama işte vakit olmuyor. Bundan sonrada pek olmayacak gibi, yoğun dönemler beni bekliyor. Elimden geldiğince beat dağıtıyorum ve yine projelerimizin dışında stüdyo’da vakit olursa kayıt imkanı sunuyorum.

Başta Esin'in albümü ve 3ün1i albümü olmak üzere son zamanlarda ses getiren bir çok albümde Ultrasonic Records imzasını görüyoruz?

Aslında 3ün1i albümü için gerçekten yeterli zaman ayıramadık. Bir dönem Sansar’ın sağlık problemleri oldu, benim ve U.l.a.ş.‘ın eğitim sorunları olunca başlamış olduğumuz projeyi bir an önce bitirmek istedik, daha da vakit ayırabilirdik Esin’e gelince artık bir şeyler yapması gerekiyordu yine elimizden geleni yapıp albümü yayınladık. Kendi albümümün yanı sıra Tales’in albümünü de yazın kısa bir süre de tamamladık. Sonbaharda en az 3-4 tane daha albüm planı var. Albümler sürecek, Ultrasonic’i takip edin.

Altyapılarına baktığımızda elektronik müziğe hafif geçişler var. Hatta bazı şarkılarda bu hafiflik ortadan kalkmış ve rock vokalleri, bass gitarlar ön plana çıkmışlar. Ayak uyduramayız düşüncesinden mi yoksa bilinen melodilere olan güvenden mi bilinmez bir kaç ünlü grup dışında günümüzde bu stili deneyen isim yok. Senin bu konudaki düşüncelerin nelerdir?

Benim özüm rap. Bunun dışında farklı şeyler denemeyi çok seviyorum. Her zaman farklı tatlar olmalı ki farklı kesimlere de hitap edesin. Özümü yitirmeden başka sound’lar kullanmaya çalışıyorum. Canlı enstrüman bile kullandım çok kez. Yakın zamanda bir rock grubu ile sentez bir şeyler yaptım. Önemli olan müzikti benim için. Müzik ufku ne kadar geniş olursa o kadar iyi ürünler yapılabileceğine inanıyorum. Rap dışında bir çok tarz dinliyorum, müzik evrensel bir şey, sonu yok yani. İmkanım olsa tüm altyapılarımda canlı enstrüman kullanırdım.

İlk günlerden bu yana içine pek sinmeyen, keşke yapmasaydım dediğin davranışlar veya projeler oldu mu?

Muhakkak olmuştur, sonuçta her insan hata yapabilir. Müziğe başladığım ilk zamanlarda çevresel etkenlerden kaynaklanan keşkelerim olduysa da, karşımdaki insanı kendim gibi gördüğümden kaynaklanmıştır. Ama şu ana kadar yaptığım solo çalışmalar da hiçbir zaman keşke demedim.

3ün1i gibi ortak projelerin devamı gelecek mi?

O tip projeler genelde aniden ortaya çıkıyor. Şuan o konuda pek bir şey diyemem, zaman ne gösterir belli olmaz. Biz üretmeye devam edip ileriye bakmaya devam ediyoruz, her an her şey olabilir.

Peki kimleri dinlersin Türkiye ‘de underground ve overground olarak?

Underground’ta Sansar, Da Poet, Raziel, Ulaş, Mt, Emre, Patron, Saian, Alaturka Mavzer, Emir, Cashflow, Karaçalı, Şehinşah, Despo, Giyotin, Darp, Efsun, ****n, Savlet ve Rhymekillaz. Overground’ta Ayben ve Ceza’yı severek dinliyorum.

Şuanda tekstil üzerine okuyorsun. İleride ki planların nelerdir?

Evet, 2.sınıfa geçtim daha önümde 2 yıl var. Ama derslerime ilk yıl olduğu gibi vakit ayıramazsam 4 yıllık bu okul kaç yılda biter bilemeyeceğim Öğrenimim konusunda ileride ki ilk planlarım arasında, okulumu bitirip mesleğimi kazanmak geliyor. Olurda ilerde sevdiğim iş olan müzikten para kazanırsam kenarda bir mesleğim olmuş olacak işte. Yani müzikten kazanamazsam mütevazi bir hayat sürer, gücüm yettiğince de müziğimi yaparım.Ama rap’ten asla kopamam bu gerçeğim.

Paylaşım için teşekkürler Crewen ...